Bazı memur, müdür atama ve tayinlerinde şehrimizin basamak olarak kullanılması içimize sinmiyor. Örneğin Bakanlık’ta daire başkanı yapılmak istenen bir müfettiş, A sınıfı olan bir ilde müdür olması gerekiyor. Şak Kayseri’ye tayin ediliyor, 3-5 ay dolunca al Bakanlığa. Hem de bu müdürlük İl Milli Eğitim Müdürlüğü.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü hülle olarak kullanılıyor ve bu eğitim camiasını etkilemiyorsa hiç tayin edilmesin, en azından maaş, makam aracı vs tasarruf edilir. İşin özüne bakarsak zaten belediyeler tüm kamunun yapması gerekenleri fazlasıyla, onların yerine yapıyor. Hal böyle olunca ‘tüm kamu yerel yönetimlere bağlanmalı’ düşüncesi ortaya geliyor. Yapılmalı mı? Yani ‘tüm kamu yerel yönetimlere bağlanmalı mı?’ derseniz cevabımız elbette ‘evet’tir. Kamunun hantallığını ancak atanmışlar değil seçilmişler, belli süre sonra hesap verecekler yerine getirir. Lakin terör bölgesi yerel yönetimlerinin bunu eyalet sistemi gibi algılamaları radikal kararı engelliyor.
Sağlıktan, eğitime, kültürden tarıma, spora kadar akla gelen her hizmeti belediyeler yapıyor. Oysa bunlar yasanın verdiği görevler değil. Kamu yapmayınca doğan boşluğu hesap veren, hesap verecek olan belediyeler dolduruyor. Belediyeler bu işlere karışmasalar kimse bunu sorgulayamaz.
Milli Eğitim Müdürü’nün kısa sürede atlama yeri olarak kullanıp gitmesine şehirde itiraz eden olmadı. Bu da başkalarını yüreklendirmiş olmalı ki Sosyal Hizmetler Müdürü de bu yönde hülle yaptı.
Kayserimiz her anlamda iyi yöneticilere, iyi bürokratlara layık büyük bir kenttir.
Düşünün İl Sağlık Müdürü olacak şehirde kimse yokmuş gibi dışarıdan getirttik. Yetmedi Şehir Hastanesi Başhekimliği yapacak kurum içi doktor yokmuş gibi dışarıdan aldık.
Mesela Doç. Dr. İbrahim Ethem Özsoy bu görevi çok başarılı bir şekilde yapacak karakter ve tecrübede bir isimken düşünülmedi. Oysa doğrudan bakan ricasıyla Adana Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği yapıp Adana Şehir Hastanesi’ni 2 günde taşıyan başarılı bir bürokrat, bir hekim, bir doçent.
Bürokraside hülle yolunun açılması elbette kabul edilebilen bir durum değildir. İktidar İl Başkanı’na sorulsa bu konuda yorumu ne olurdu? İsmail Tamer, Hülya Nergis Atçı, Emrah Karayel… Buyurun efendim söz sizin...
