Metin SÖNMEZ


BEKLEYELİM GÖRELİM…

Adım adım ve hızla seçimlere yaklaşıyoruz.


  İddiası bulunan tüm siyasi partiler de gazı açtı, vitesi yükseltti. Caddelerde, mahalle aralarında dönüp dolaşan seçim otobüsü-minibüsü hoparlörlerinden yükselen sloganlar, marşlar filan derken, elde avuçta hangi koz varsa sahaya sürülmüş vaziyette. Hava sıcaklığının da mevsim normallerinin üzerinde seyretmesiyle birlikte biraz olsa da seçim havası-atmosferi yaşanmaya başladı Kayseri’de.

  Büyükşehir artı 16 ilçe, birde bunlara muhtar seçimlerini ekleyince insan daha renkli görüntüler bekliyor haliyle. Ancak beklentilere tam manasıyla cevap bulmak mümkün olmadı şimdilik. Öyle gürül gürül seçim konuşulan, tartışılan günleri geride bıraktık. İnsanlar, seçmenler sakin bir biçimde olanı biteni izlekle meşgul. Bir gerçek var ki, geçim seçimin fersah fersah önünde. O nedenle heyecan dozajı yüksek eski seçim kampanyalarının dışında bir tavır ile karşı karşıyayız.

  Kayseri’de ne hararetli tartışmalar var, ne de kıyasıya mücadele. Tabii ki iktidarıyla, muhalefetiyle ellerinde ne kadar imkân varsa kullanma gayretindeler amma velakin seçmenin-vatandaşın heyecanı yok. İnceden ve derinden bir sessizlik hâkim. Bu sessizlik kimin işine yarar, iktidar cenahının mı, yoksa muhalefetin mi bugün itibariyle kestirmek güç. Ancak bildiğim, gördüğüm bir şey var; o da emeklinin gerçekten öfkeleri olduğu. Her ne kadar seçim yerel olsa bile, emekliler kendisini ortada bırakılmış gibi hissediyor. Bu durum sandığa ne denli yansır bir rakam ve oran vermek doğru değil ama süreç sıkıntılı.

  31 Mart’a bugün itibariyle kaldı 30 gün. 30 gün içinde Cumhur İttifakı küskün emekliye karşı bir tavır geliştirir mi bilinmez fakat enflasyon, gelir adaletsizliği, alım gücünün düşüklüğü gibi önemli sorunsallar, sandıktan çıkacak sonuçta bal gibi etkili olacak. Bunu bir yere yazıp not edin derim. Bakın daha net yazalım, Kayseri büyük sürprizlere gebe değil ama bununla birlikte şahsen ben enteresan oy geçişleri bekliyorum. Bu işin yüzdesi nasıl olur bu saatte bir öngörüde bulunmak olası değil lakin siyasi yelpazede 31 Mart’ın değişimi ve dönüşümü getirmek bir misyonu olabilir. Doğal olarak bu köprünün altından bir ay içinde daha çok sular akar, iyisi mi biz bekleyelim görelim.