Sami DAYANGAÇ


BABALAR GÜNÜ

Peşinen söyleyelim ki sevdiklerimizi, sevmek, saymak üzere tek güne sığdırmamalıyız.


 

Peşinen söyleyelim ki sevdiklerimizi, sevmek, saymak üzere tek güne sığdırmamalıyız. Mesela anneler günü, sevgililer günü vs… Bunlar ticari, pazarlama teknikleri. Mal satmak isteyenlerce icat edilmiş ve ne yazık ki bizim toplumumuzda abartılarak geliştirilmiş kötü bir adet. Düşünün anne bir gün mü sevilir, sayılır? Anneler günü ilanı sonrası, bizdeki batı hayranlığı ve batı adetlerini kopyalama sevdası nedeniyle şimdi de babalar günü kutlanıyor. Merak ettiniz mi babalar günü nerede, nasıl doğmuş? Buyurun okuyun.

Bir Amerikan iç savaşı gazisinin kızı olan Sonora Smart Dodd, anneler günü gibi babaların da bir günü olması gerektiğini düşünmekteydi. Dodd'un babası annelerinin yokluğunda altı çocuğunu tek başına büyütmüştü. Babasının doğum günü olan 5 Haziran'ın babalar günü ilan edilmesi için çalışmalara başlamış ama bu çalışmalar o tarihe yetişemeyerek kutlamalar haziran ayının üçüncü pazar gününe ertelenmiş.

Bu yüzden babalar günü haziran ayında kutlanır. Babalar günü ilk kez 19 Haziran 1910′da Washington'un Spokane şehrinde kutlanmıştır. 1924 yılında Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Calvin Coolidge kutlamaları desteklemiş; ama resmi olarak babalar günü ilan etmemiştir. 1966 yılında ise o dönemin başkanı Lyndon Johnson, her yıl haziran ayının üçüncü pazarının babalar günü olarak kutlanacağını açıklayan bir bildiri yayımlamıştır. 1972 yılındaysa başkan Richard Nixon'ın imzasıyla babalar günü yasal olarak ABD'de resmi tatil ilan edilmiş.

Hayırlı evlat olma, anayı babayı sayma, hatta huzurevine yatır sonra yalandan bir hediye ile babalar gününü kutla. Bunu ancak baba olunca, yaşı ilerleyince ve babasını kaybedince anlarsınız.

Herkes yaşlanacak, Allah ömür verir de yaşarsa. Yaşlanmayı durdurmak mümkün değil. Biz yaşlılara nasıl bakarsak, biz yaşlanınca da bize öyle bakarlar. Eşiniz istemiyor diye babanızı huzurevine yatırdınız. Evlatlarınız “Baba, dedemizi neden yatırdın, neden bizimle değil?” deseler cevabınız ne olur?

 

Hayırlı evlat kadar, hayırlı baba olmak, evlatlarına, eşine görevlerini yerine getirmek, aile olma sorumluluk ve bilincine erip öyle yaşamak gerekir. Kendi zevkleri için çoluğunu çocuğunu ihmal eden, yok sayandan değil baba, adam olmaz.

Sorumluluk sahibi, kendinden çok ailesini düşünen her baba, o aile için Erciyes Dağı’dır. Yücedir, örnek alınması gereken bir figürdür. Baba ön teker gibidir, o nereye giderse aile de oraya yönelir. Hayırlı evlat yetiştiremeyen her baba, hatayı önce kendinde arayacak.

Tüm babaların babalar gününü kutlarız, babalarını yitirenler bir Fatiha okuyup, mezarını ziyaret ederek de görevlerini yapabilirler. Çocuğunu kucağına alamadan, doğumunu göremeden, sünnetinde bulunamadan şehit olan vatan evlatlarının bıraktığı emanetleri nasıl kutlama yapsınlar?

Bir gün değil, her gün, başta Allahımız olmak üzere sevdiklerimizi anarak, sevdiklerimize bunu göstererek yaşayalım.

Ticari düşünceyle, öğünmek üzere düzenlenen günlere kanarak alış veriş çılgınlığı yapmayalım. Hediye almanın günü olmaz ki…