Dilara ATEŞ


  BAYRAMLAR BAYRAM OLA

Tatlı bir koşturmacadır bayram telâşları... Arefe gününün özellikleri ise daha başkadır...


Tatlı bir koşturmacadır bayram telâşları... Arefe gününün özellikleri ise daha başkadır...

Son hazırlıklar.

Eksiklerin gözden geçirilmesi.

Nefes nefese bir tempoya ayak uydurma ruh hali.

İşte böyleesine özel günlerin içinden geçiyoruz yine.

Hafta başı bayram: Hep birlikte idrak edeceğiz.

Dinimizin gereği, geleneğimiz, göreneğimiz bu bizim... Hayat biçimimiz, sevincimiz hatta...

Yalnız, ifratla tefritin harman olduğu toplumun içinde bayarımı bayram gibi yaşayabilmenin de koşulu var elbette. Bu koşul, bayramların özünü anlayabilmek ve kavrayabilme.Sanırım o zaman, çok daha mutlu olmayı başaracağız.

Bayram işte, deyip geçmemek lazım.

Dünyanın yalnızca bizim eksenimiz etrafında dönmediğinin de farkına vararak.

Bakın büyük ozan Abdürrahim Karakoç Bayramlar Bayram ola 1-2 adlı şiirlerinde ne diyor?

Verilen mesajı alanların da var olduğunu bilerek, iyi bayramlar diliyorum.

Buyrun şiirleri paylaşalım:

Güneş yükselmeden kuşluk yerine

Bir adam camiden döndü evine

Oturdu sessizce yer minderine

Kızı “Bayram” dedi, yalın ayaklı

Adam “Bayram” dedi, tam ağlamaklı.

Eli öpüldükçe içi burkuldu

Konuşmak istedi, dili tutuldu

Güç belâ ağzından bir “off!” kurtuldu

Oğlu “Bayram” dedi, sırtı yamalı

Adam “he ya” dedi, gözü kapalı..

Düşündü kış yakın, evde odun yok

Tenekede yağ yok, çuvalda un yok

Yok yoka karışmış; tuz yok, sabun yok

Avrat “Bayram” dedi, eğdi başını

Adam “evet” dedi, sıktı dişini..

Çalışsa ne iş var, ne cepte para

Dağ oldu içinde büyüyen yara

Dikti gözlerini karşı duvara

Takvim “Bayram” dedi, silindi yazı

Adam “öyle” dedi, bağrında sızı.

Döndürse yönünü herhangi dosta

Yaralı, gariban, dul, yetim, hasta

Aylar, yıllar, günler erirken yasta

Yer-gök “Bayram” dedi, ağzını açtı

Adam “Bayram” dedi, evinden kaçtı.

 ***

Ana, bu bayram mı?  Aman çok ayıp

Çocukken gördüğüm bayramlar hani?

Mübarek elleri öpüp, koklayıp

Yüzüme sürdüğüm bayramlar hani?

Hani ya o özlem, hani ya o tad?

Ne dışım kaygusuz, ne içim rahat

Haftalar öncesi her gün, her saat

Babamdan sorduğum bayramlar hani?

Nur yağan geceler, gündüzler nerde?

Neşe paylaştığım öksüzler nerde?

Dost yollar, dost evler, dost yüzler nerde?

Huzura erdiğim bayramlar hani?

Kar çiçeğim solmuş kar yatağında

Can verir ırmağın dar yatağında

Arife gecesi yer yatağında

Üstüme serdiğim bayramlar hani?

Bayram demek takvimdeki yazı mı?

Bayram hasret, bayram ağrı, sızı mı?

Açıp yüreğimi, yumup gözümü

Özüne girdiğim bayramlar hani?

Bayram af günüdür, barış günüdür

Bayramlar rahmete giriş günüdür

Bayram, Hak menzile varış günüdür

  Gönlümü verdiğim bayramlar hani?