Hesaplar…. Hesaplar…
Geldik ligin son iki haftasına ve halâ ligde kalmayı garantileyemedik. Ayağımıza gelen fırsatları bonkör bir şekilde geri çevirmekten bir türlü rahata eremedik. Şimdi Başakşehir ve Fenerbahçe ile oynayacağımız maçlarda göbeğimizi kesmemiz gerekiyor.
Sadece bizim alacağımız sonuçlarda tek başına yeterli değil. Ama şunun altını çizelim, bizim bu akşam kazanmamız bizi ligde bırakacak. Ama aksi sonuçlarda hem son haftayı hem de rakiplerimizin alacağı sonuçları beklemek zorundayız.
Son günlerde aldık elimize hesap makinasına o kaybederse, bu kazanırsa, şu berabere kalırsa diye öyle parmak hesabı yapıyoruz ligde kalma adına.
Ligin boyu kısaldı cümlesini kurmak için bile zaman yok. O kadar dar bir süreçten geçiyoruz. Kazanmaktan başka çaremiz yok. Artık bonkörlük yapma zamanı değil. Evet, bugün karşılaşacağımız rakip çok güçlü.
Ama artık takım seçme gibi bir lüksümüz yok. Bizim için karşımızdaki takımın ismi yok. Sadece ve sadece rakip var. İstanbul deplasmanında alacağımız bir galibiyet bizim çok önemli. Aksi sonuçlar, bizi küme düşürür net!
Aslına bakarsanız bu zamana kadar bir mucizeyi yaşadık. Biz kaybettikçe rakiplerimiz ikram etti. Onlar ikram ettikçe biz geri çevirdik. Tam anlamıyla ligde kalma umutlarımızı bu haftalara taşımamız bir futbol mucizesi. Şimdi diyorum ki bu mucizeyi son iki haftada taçlandıralım.
Bu sezon futbol şansı en yüksek takımlardan bir tanesi Kayserispor oldu. Bunu kimse inkar etmesin. Kimse de kendisinde bir başarı ışığı görüp sağda solda “Bu takımı ligde ben bıraktım” demesin.
Zira, bu takımı bu günlere bir futbol mucizesi getirdi. Bugün yeni bir mucize ile kazanıp ligde kalacağız. Ben buna yürekten inanıyorum. Tüm şehir birlik olup duaları ile güç verecek bu takıma.
Sezon sona erdiğinde ise herkes kucağındaki taşları dökecek. Ama şimdi tek düşünmemiz gereken, tek sinerji üretmemiz gereken maç bu akşam oynayacağımız Başakşehir maçı.
Haydi son bir gayret! Bu şehir Süper Lig’i hakkediyor.
