Kayserispor adına kötü seri, devam etti.
5 haftadır kazanamayan Sarı-Kırmızılı takım, Trabzonspor önünde aldığı yenilgiyle, hasretini 6. haftaya da yükledi. Taraftarının desteğini arkasına alarak, hedefe ulaşmak isteyen Kayserispor, oyunu domine etmek istese de bunda başarılı olamadı. Futbolun doğrularını sahaya yansıtan taraf olan Karadeniz temsilcisi, ilk ciddi atağında golü buldu. Yenilen bu golü uzun uzun yazmak lazım; zira ders olarak dakikalarca anlatsak bile az gelir. Tomas Andre Meunier’in asisti, Enis Destan’ın golünde, sol bek Hasan Ali’den başlayan hatalar silsilesinde, stoperlerin mevkisini kaybetmesi mi derseniz, defansif duruş bozukluğunu mu eklersiniz hepsi Bu aksiyonun içinde yer aldı. Bir takım, ancak bu kadar saçmalayabilirdi, Kayserispor da onu yaptı. İnanın bu pozisyonu hafta içinde tüm takıma en az 10 kere tekrar tekrar izletmekte fayda var, bir daha böyle gol yenmemesi adına.
Geriye düştükten sonra, Kayserispor’un ahengi daha da bozuldu. Kontrol tamamen konuk ekibin eline geçti. Kayserispor zaman zaman saman alevi gibi parlasa dahi beklentilerin altında kaldı. Penaltının vardan dönmesi vesaire derken, 1-0 geride gittiği soyunma odası dönüşünde Teknik Patron Burak Yılmaz’ın Şukurov-Boa Morta yerine Ramazan Civelek-Nazon hamlesi ve 4-4-2’ye dönüş olumlu bir hava estirse bile orta alandaki üstünlüğünü devam ettiren Trabzonspor topa istediği gibi hükmetmeyi başardı. Nitekim Trabzon takımı ikinci golü de bularak, hedefine ulaştı. Artık mücadelenin son dakikalarına gelinmişken, kaleci Uğurcan Çakır’ın fantezi yapmak isterken çalım denemesi Kayserispor'un g’lü olarak kayıtlara geçti. Skoru 2-1’e gelmesiyle cesaret bulan ve elde avuçta ne varsa Trabzon kalesine yüklenen Kayserispor’a dakikalar kifayet etmeyince, malumun ilamı ile sonuçlandı karşılaşma.
Evet, bu mücadele geride kaldı ama alınması gereken çok fazla ders var her manada ve geride kalan haftaların tamamı risk içeren maçlardan oluşuyor. Kayserispor’un elinde bulunan kadro ile bulunduğu yer yakışmıyor. Artık pabucun pahalı olduğu dönemden geçiyoruz. Herkes, tüm takım, teknik kadro, oyuncular, yönetim şapkasını önüne koyup düşünmek zorunda.
