Dilara ATEŞ


FARKLILIKLARA SAYGI DUYMAK

Okuduğumuz ve izlediğimiz haberlerden yola çıkacak olursak ülkemizde yaşayan kişilerin çoğu herhangi bir konuda ortak bir görüş birliği içerisinde değiller.


İnsanların elbette kendilerine has duruşları, düşünceleri, hayata bakış açıları, siyasi tercihleri olacaktır. Kimsenin haddine de değildir tercihleri sorgulamak ya da sorgulamaya tabii tutmak.

Çünkü hepimiz hayata farklı bakıyoruz. Hepimizin farklı fikirleri olabiliyor.

Tıpkı doğada farklı renklerin olması gibi…

Dünya üzerinde milyonlarca insan var. Her insanın farklı farklı düşünceleri bulunmaktadır. 

Beş parmağın beşi bir olmadığı gibi insanların düşünceleri de bir değildir. İşte bu noktada saygı başlar. 

Fakat günümüzde farklı fikirlerinden dolayı insanları yargılamak toplumumuzun vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. İstiyorsunuz ki, her şey sadece size göre olsun. 

İnsanların fikir ve düşüncelerini anlamak gibi bir çabanız yok. 

Farklılıklara saygı duymamak benim için oksijeni az, dar bir alanda kalmak gibidir ve hiçbir insan kendisine bunu yapmamalıdır. 

Dostoyevski’nin çok sevdiğim bir sözü vardır. 

“Bir fikir ayrılığına rağmen karşındakine saygı duyabiliyorsan insan olmuşsun demektir.” 

Bir insan; hangi dinden, milletten, renkten, coğrafyadan, dilden, düşünceden ve anlayıştan olursa olsun öncelikle insan olduğunun algılanması gerekir. Her birey, saygıya değer bir varlıktır.